padişah'ın canı patlıcan yemeği çekince
dalkavuğunu çağırtmış ve derhal
bir patlıcan yemeği yapılmasını emretmiş..
talimatı alan dalkavuk başlamış anlatmaya,
"padişahım, patlıcan cennet taamıdır,
cana can katar, yiyen tadına doyamaz,
karnıyarığın yerini hiçbir yemek dolduramaz,
hele imambayıldı, hımmm nefistir,
hünkarbeğendinin tadına doyum olmaz,
salatasına ise can dayanmaz diye anlatmaya başlamış,
Yere göğe sığdıramamış patlıcanı..
dalkavuğun aşırı medhiyesinden sıkılan padişah,
"vazgeçtim, istemiyorum patlıcan yemeğini,
bana başka bir yemek hazırlayın" der demez
dalkavuk başlamış yine döktürmeye,
"padişahım, patlıcan odun misali bir sebzedir,
tadı da saman gibidir zaten,
besleyici özelliği ve değeri yoktur,
ağızda hafif acı ve kekremsi bir tad bırakır,
çekirdekli olanı ise mide bulandırır" diye devam ederken
dayanamayan padişah,
"yeter be! daha biraz önce
patlıcanın marifetlerini anlata anlata bitiremiyordun,
şimdiyse sakıncalarını anlata anlata bitiremiyorsun,
ne yaptığını sanıyorsun sen!" deyince dalkavuk,
"yalakalık yapıyorum padişahım" demiş..
öfkelenen padişah merakla,
"biraz önce yere göğe sığdıramadığın patlıcanı
şimdi yerin dibine sokuyorsun, nasıl yalakalık bu!"
demesi üzerine dalkavuk,
"padişahım" demiş,
"ben patlıcanın değil, sizin yalakanızım"
*
belli bir duruşu olmayan,
fikirleri, ilkeleri ve değerleri bulunmayan,
aklını, dilini ve yaşamını çıkarlarına göre adayan,
varlık nedeni,
duruma göre patlıcanı övmek ya da yermek,
bir de efendisini eğlendirmek, memnun etmek olan..
dostluğu ve bağlılığı elde ettikleriyle orantılı..
el etek öpmekle dudak aşınmaz diyerek
rastgele el etek öpmekte hiçbir sakınca görmeyen..
bulaşıcı olması ihtimaline binaen
yanına yaklaşılması bile mahzurlu
dalkavuklara bir diyeceğimiz yok da, sahi
leziz tadıyla yiyenleri afiyetle doyurmasına karşın
üzerine her lafı işittiği halde
hep suskun kalan, hiç sesi çıkmayan
patlıcanlar ne düşünüyorlardır dalkavuklar hakkında..?
ahh! onu bir bilebilsek..!
haa bu arada,
sonradan dalkavuk olunmazmış, doğulurmuş..
genetik bir sorunmuş meğer..
nereden mi biliyorum, söyleyeyim,
abd'de brown üniversitesi'nin
neuroscience dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre,
'bazı insanlar yalakalık geniyle doğuyor,
beynin bir yanı söyleneni yaptırıyor,
diğer yanı tecrübelere dayalı hareket ettiriyor'muş..
'darp-32 adlı bu geni taşıyanlar,
beynin sadece söyleneni yapma kısmını kullanıyor'muş..
'tecrübeye dayalı yönleri çalıştırmadığı' için
darp'zede pardon darp'zâde oluyorlarmış..
*
dünden bugüne ne değişmiştir derseniz,
darp'zâdenin yenisi, yalaka.. eskisi, dalkavuk..
olsa olsa gelişerek adı değişmiş, yalakavuk olmuştur,
eski hamamın eski tasının yeni darp'hânesi..
E-Posta: [email protected]
Ramazan Toprak