Vahşi sulamaya ne kadar devam

      Son günlerde geçen bulutun altına yağan yağmurlar bizi aldatmasın. İlimiz kurak illerden birisi olduğunu hepimiz biliyoruz. Şimdiden yağmur duasına çıkan bölgelerimiz olduğunu medyadan takip ediyorsunuzdur. Bu yağmurlar bizleri aldatmasın, inşallah Nisan yağmurları çiftçimizin yüzünü güldürür. Fakat ilimiz bölgelerinde hala vahşi sulama işi devam ediyor ve hatta bunları kamera kayıtlarına aldım. Bunu yapanlar dört gün sonra susuz kalırsa sorumluluğunu da taşımalı.

      Geçen hafta Cumartesi günü Eskil ilçemize gidiyordum. Eşmekaya Eskil arasında iki yerde çiftçimiz traktörü kurmuş harıl harıl vahşice ekin suluyor. Arabamı durdurup kameramı çıkarıp kayıt altına aldım.

     İnanırımsınız sanki mübarek bir barajdan motorla su alıyor. Be kardeşim bu tür sulama sistemi nedeniyle sularımız metrelerce yeraltına çekilmedi mi? Tarlanın bir tarafından bırakılan su kendi başına akıyor. Belki çiftçimiz ekim yaparken suyun akışına yön vermiştir ama bu su tarlada gelişi güzel akıyor.

      Hani biz damlama veya fıskiyeli sulama ile hububat ve sebzelerimizi sulayacaktık? Bununla ilgili yaptırımlar uygulanacaktı? Ha bu sadece Eskil bölgemizde değil başka bölgelerimizde de yapılıyor.

      Bunun önüne derhal geçilmeli ve gerekli tedbirler alınmalıdır. Bu kuyu kapakçıkları kapatılmalı, yoksa bu çitçilerimizde bir gün susuz kalacaklardır. Vahşi sulama ile ilgili hangi kurum ilgileniyorsa ben bu konuda detaylı açıklama bekliyorum.

      Vahşi sulama işi devam mı ediyor, yoksa yasaklandı mı? Yasaklanmadı ise bunun nedenini birileri bana anlatsın. En azından koca kuyuların demir borular tarlaların başında duruyor. Eğer yasaklandı ise bu kuyular neden bu şekilde duruyor ve denetlenmiyor?

      Yasaklı ise bu konu ile ilgilenen kurumun görevi nedir? Masa başında oturup maaş almak mı yoksa vahşi sulamayı denetlemek mi?

      Bu insanlar fıskiyeli sulama ile hububatını sulamış olsa belki vahşi sulamada kullandığı bu suyu o tarlaya beş altı sefer sulamada kullanacaktır. Ya çiftçilerimiz bu kurum tarafından bilgilendirilmiyor. Bilgilendirildilerse gerekeni yapmaktan acizler.

      Son günlerde geçici bulutların altına serpeleyen yağmurlar umarım Nisan yağmuru ile yeterli yağışa dönüşürde çiftçimiz hepimizin hakkı olan bu sulamadan kurtulur.

      Şimdiden bu şekilde vahşi sulamayı heba edersek yarın daha işin başında ekilen Pancar, sırajlık Mısır, Yonca, Ayçiçeği gibi diğer ürünler için suyu nereden bulacaksınız?

     Efendim yeni kuyu açmak izne tabide diyebilirsiniz ama mevcut kuyuların denetimi yokmudur? Bu durumun derhal önüne geçilmeli. Su olmazsa olmazımızdır, hepimizin suya ihtiyacı vardır.

      Çölde eskide çoğu araziler yazın bile su içinde kalırdı. Keşke o sulardan su olsa vahşice hububatlar sulanabilse.

      Benim köy bölgem suyun bol olduğu bölge idi evimizin önünden harıl harıl sular akardı. Çocukken o sudan karşıya geçmeye korkardık. İnanın şimdi bırakın suyun akmasını, eski su yolları kalmadı.

      Köyde içme suyu sıkıntısı çekiliyor, her yıl devlet farklı bölgelere içme suyu sondajı vuruyor. Suyun bol olduğu ve bundan dolayı bahçeleri bağları ile meşhur olan benim köyüm dağlık bölge olmasına rağmen içme suyu sıkıntısı çekiyor.

      İçme suyu sıkıntısı çektiğimiz bir dönemde yer altı suyunu bu şekilde hoyratça kullanırsak inanın yarın içmeye su bulamayız. Hasandağı bölgesi bile su sıkıntısı çekerken, çöl bölgesinin çekmesi bir gün kaçınılmaz olur. Bu nedenle suyumuzu tedarikli ve hoyratça kullanmayalım. Yarın pişmanlık hiç fayda etmez.