Sultanhanı ülkü Ocagı Eğitim Ve Kültür Vakfı Başkanısayın Sadık Duymaz “30 Ağustos Zafer Bayramı” Münasebetiyle Bir Mesaj Yayımladı

Yayınlanma: 30.08.2014 10:51 Güncelleme: 30.08.2014 10:51

Duymaz Mesajında...

Tarihi şan ve şerefle dolu dolan olan aziz milletimiz, kazandığı büyük zaferle bağımsızlığına musallat olan emperyalist mihraklara unutamayacakları büyük bir ders vermiştir. Sakarya’dan Kocatepe’ye uzanan imrenilecek mücadele Dumlupınar’da şaha kalkmış ve Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle Türk milletinin kudretini açıkça ispat etmiştir. Şehit kanıyla esaretin suru yıkılmış, muhteşem bir inanmışlık ve fedakârlık öncülüğünde aziz millet varlığına giydirilmeye uğraşılan kefeni yırtıp atmıştır. Bu haliyle 30 Ağustos Zaferi zulme, hıyanete, eziyete ve sömürgeci heveslere karşı büyük bir darbe ve eşsiz bir kahramanlıktır. Türk milleti Dumlupınar’da haysiyetine, şerefine ve namusuna ne pahasına olursa olsun sahip çıkacağını destansı bir şekilde göstermiş ve bu vazgeçilmez değerler üzerinde asla oynanamayacağını cihana kanıtlamıştır. Kökeni, memleketi, yöresi ve mezhebi ne olursa olsun Türk milletinin tüm fertleri aynı ülkü etrafında buluşmuş ve son yurdumuzun taksim edilmesine asla müsaade etmeyeceklerini çok şükür göstermişlerdir. Bağımsızlığa duyulan derin tutku, birlikte yaşamaya yönelik içten bağlılık ve asırlarca aynı kaderi paylaşmanın getirdiği iftihar edilecek sorumluluk duygusu Türk vatanının manevi siperi olmuş ve hiçbir habis emele geçit vermemiştir. Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yoldaki en önemli adımlardan birisi olan ve sömürgeci niyetlerin vatanımızdan sökülüp atıldığı 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi Zaferi’nin ölümsüz olan yıldönümünü hayranlıkla kutluyorum. 'dedi Ayrıca Malazgir zaferinin 943 yılı dolayısıyla; Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, millet yolunda büyük hizmetler ve mücadeleler gösteren mümtaz şahsiyetleri ve aziz şehitlerimizi rahmet, hürmet ve şükranla yâd ediyorum. dedi.1071 yılının 26 Ağustos’un da Türklerin Anadolu’ya doğru başlattığı kutlu yürüyüş Malazgirt’ten yola çıkmış, ne tesadüftür ki yine bir 26 Ağustos’ta Türk’ün coğrafyası olan Anadolu’dan düşmanı tamamen temizlemek için “Büyük Taarruz” başlatılmıştır. Türk ordularının başındaki Sultan Alparslan’ın “ Ya muzaffer olur gayeme ulaşırım, ya şehit olur cennete girerim.” Sözü onun zafere olan inancının göstergesidir. Ordusunun da taşıdığı yüksek mücadele azmi ve çelikleşmiş iradesi ile kendisinden sayıca üstün olan Bizans’a karşı büyük bir cesaret göstermesi neticesinde Malazgirt Destanı yazılmıştır. Malazgirt Zaferi her parçasında ayrı bir güzellik taşıyan Anadolu Coğrafyasının Türk’ün hükmü altında olacağını gösteren, bu cennet topraklara vatan mührünün vurulmasına vesile olan kutlu bir zaferdir. Malazgirt Zaferi Dünya’ya adaletle hükmetme arzusunda olan Türklerin daima yüreklerinde taşıdıkları “Cihan”ı “Vatan” yapma ülküsünün ayak sesleridir. Savaş süresince  Buharalı İmam Muhammed Bin Abdülmelik’in manevi desteği de göz ardı edilmeyecek bir başka konudur. Malazgirt’in fethinde Peygamber Efendimizin mirası olan Allah yolunda mücadele ruhu Sultan Alparslan ve sonraki dönemde kurulan Türk Devletleri’nde de kendini bulmuştur. Çağlar açıp çağlar kapatan İstanbul Fethi’ndeki, Çanakkale’de düşmanın her türlü imkanına rağmen iman dolu göğsünü siper eden ruh aynı ruhtur. Her türlü imkansızlığa rağmen kazanılan büyük başarılar ve bizlere bırakılan kutlu mirastan sorumluluğumuz ağırdır. Vatanına uğruna canını veren, toprak altında kefensiz yatan şehitlerimizden bizlere almamız gereken bir mesaj vardır.     943 yıl önce bu toprakları vatanlaşması noktasında canlar veren Sultan Alparslan ve ordusunu şerefle yad ediyor, bugüne kadar kanını toprağa akıtmış tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyoruz.

Devamını Okumak İçin Tıklayınız