Dokunuş,,,

Yayınlanma: 20.10.2013 00:05 Güncelleme: 20.10.2013 00:05

 Evde kalmış kız rolleriyle,İnek Şaban'a kök söktürmesiyle,Hınzır fettanlıklarına güldürmesiyle, hepimizde'Sevgi emeği' bulunan tiyatro ve film sanatçısıAyşen Gruda birkaç gün önceki söyleşisinde,"Benim nüfus kağıdımda Türk olduğum yazar..Ama aklı başında bir insan olduğum içinBunların hiçbir önemi yok..Ben de bir kızılderili olabilirim..Neyin ispatı ve kavgası içindeyiz..?O Kürt çocukları da anne baba kuzusu..Küçük hesaplar yüzünden iki taraf da ölüyor..Dövüşe dövüşe değil, masa başındaKonuşa konuşa halletmemiz gerekiyor..Bu konuda katkım olacaksa mağaralara gitmeye razıyım..Çünkü onlar bana birşey yapmazlar..Onlar da benim filmlerimle büyüdüler..Bu devlet bana bir görev verirse,Hiç korkmadan mağaralara gidip ikna ederim..Masal anlatsam bile beni dinlerler"..Arı duru bir bakış açısı,İçten, iyiniyetli bir yaklaşım,Daha yolun başında alınmış mesafe demek..Neden olmasınki,Arka plansız, sade bir yaklaşım,Çoğu ağdalı, dağdağalı, iddialı bakış açıları veYaklaşımlarından çok daha etkili.. bazenEn çetin bâdireler bile, sevgi doluMinicik bir dokunuşla atlatılmıyor mu..?İçten gülen bir yüze..Sevgiyle parıldayan bir göze..Gönülden süzülüp gelen bir çift söze..Bileğiyle değil yüreğiyle, sevgiyle uzanmış bir ele,"İnsan olan" arkasını dönebilir mi..?Ayşen Hanım'ın sevgi dokunuşları,"Herşey" olmasa bile "çok şey".. en azındanGenel kanaate etkisi azımsanamaz, yadsınamaz..Soğutulmuş yürekleri ısıtması, az şey mi..?Böylesine dostâne, itmeyip çeken,Minicik sıcacık sevgi dokunuşlarına,Diğer adımlardan daha çok ihtiyacımız var..Sanatın evrensel dili ile sanatçının evrensel kişiliği,Dünya toplumları arasında nasıl bir köprü işlevi görüyorsa,Aynı toplumun farklı kesimleri arasında daAynı işlevi, haydi haydiye görecektir..Bu davranış, süreçle ilgiliBir vatandaş sorumluluğu olduğu,Bir birey sorumluluğu olduğu kadar daBir sanatçı sorumluluğu, bir kardeşlik göstergesi..Takdire şâyan bu çıkışı küçümseyenlerinSürece ne kattığını sormak gerekmez mi..?Sevginin üstesinden gelemeyeceği şey olmadığına göre,Kin ve nefret söylemleriyle büyütülen yangına"Ayşence" su dökme, alkışlanası bir davranış..En karmaşık sorunların çözümüBazen çok uzaklarda değil,Burnumuzun dibinde, gözümüzün önündedir..Burnumuzun önüne dikilen parmağı ittiğimizde,Gözümüzün önündeki perdeyi çektiğimizdeManzara, olanca çıplaklığıyla gözlerimizi açacak..Gözlerin açılması demek,Karışık zihinlerin durulması demek..İddia edildiği gibi zihinlerde kirlilik yoksa, sorun yok..Varsa sorunu olanlar, ortaya çıkar hiç değilse..Sürecin kırılma noktası mı..?Yakın geçmişte aynı konuda sabıkası olan..Tuzu kuru, değerlerimize yabancı(!) unsurların,Hak ve özgürlük yandaşçılığına inanma safdilliği olur..Günümüzün hakemi, uzlaştırmacısı rollerine soyunanAyrık otlarına hiçbir biçimde itibar edilmemeli,Süreci boşa düşürecek, başa döndürecekBu hayatî yanlışa düşülmemelidir..Veren, dağarcığındakini verirmiş ya.."İnsanların canının yanmaması için hepimize görev düşüyor"Sözleriyle "sevgimi sunmaya hazırım" diyen,Gönlünden kopanı değil gönlünü verenAyşen'in çabası ile çözümü eşdeğer görmek, nasılkiBağlamından koparılmış bir ifrat, abartılı bir kabul ise..Küçümsemek de bir tefrit, bir ardniyet olmaz mı..?Yanlıştakileri durup düşünmeye sevkedecekBir sevgi molası, az bi'şey mi..?Uzunca yıllara sâri,Zaman içinde yaşanan/yaşatılan acılarlaİyice karmaşık ve içinden çıkılmaz hale getirilmişTemel bir sorunun kalıcı çözümünde,Hiç kimse veya hiçbir şeyinTek başına çözücü unsur olması mümkün değil..Ancak küçücük sihirli sevgi dokunuşlarınınAcı, kin ve nefretle soğumuş gönülleriIsıtacağı, yumuşatacağı kesin..

Devamını Okumak İçin Tıklayınız